Hiphop Kültürü’nün Doğuşu

Hiphop ve Rap konusunda önemli bir yanılgıyı dile getirmem gerekiyor. İlk olarak Hiphop kültürünün doğuşu ve Rap müzik hakkında yanlış bilinenlerle başlamalıyım.
Hiphop kültürü, sanıldığı gibi protest bir tavır olarak doğmadı. Bunun aksine bir eğlence kültürü olarak ortaya çıktı.
Hiphop kültürünün, Rap, Break Dance, Graffiti ve Disk Jokey alt başlıklarından oluştuğu malumunuzdur. Ve Amerika varoşlarında yaşayan Afrikalıların haklarını aramak için ortaya çıkardığı bir kültür olarak bilinir. Bu bilgilerin bir kısmı yanlıştır. Hip-hop’ın doğuşunu kademe kademe incelememiz gerekiyor. Böylece mantığın da kabul edebileceği doğruları ortaya koyabileceğiz.
Amerika’da yaşayan Batılılar ve oraya zorla götürülen Afrikalılar arasındaki çatışma, Afrikalı gençleri psikolojik olarak etkilediğinden ve sokaklardaki çatışmalarda her gün onlarca Afrikalı genç yaşamını yitirdiğinden, Afrikalı sivil savunma örgütleri, gençleri daha sosyal uğraşlara yönlendirmek için kampanyalar başlattılar.
O dönemlerde disko müziği çok yaygın olduğu için Afrikalı gençlerin yönlendirildiği alanlardan biri de buydu. Zaten müzik, Afrikalılar için olmazsa olmazlardandır. İşte böyle bir dönemde disko müzikleri ile uğraşmaya başlayan Afrikalı gençler, bu müziğe ve eğlenme biçimine kendi kültürlerini ve müzik anlayışlarını da enjekte ederek farklı türler ortaya çıkarmaya başladılar.
Bunların en bilineni de DJ Kool Herc idi. Bunun yanı sıra Afrika Bambaata ve Grandmaster Flash da kendi stillerini oluşturarak klasik disko müziğinden farklı bir stil yaratmışlardı. Böylece Afrikalı gençler, müzikle daha çok zaman geçirebiliyor ve siyasî çatışmalardan uzakta kalabiliyorlardı.
Dikkatinizi çekmem gerek ki; “Hiphop’ın babaları” olarak anılan isimler üretime başlamış olmalarına rağmen henüz ne Hiphop ne de Rap doğmamış durumdadır. Burada ortaya çıkan alışılmışın dışında DJ’lik stil ve teknikleridir.
Bu farklılık zamanla Afrikalı gençleri bir araya toplamış ve kendi anlayışlarına göre geliştirdikleri müzikler ile yine kendilerine has dansları da bu yeni müziğe empoze etmişlerdir. İşte Hiphop kavramının ortaya çıkış yeri de burasıdır. “Hiphop” kelime anlamı olarak “kalça sallamak” manasına gelmektedir ki Hiphop’ın isyan için doğduğunu söyleyenlerin öncelikle üzerinde durması ve düşünmesi gereken nokta da burasıdır. İsyan için doğan bir kültürün ismi neden kalça sallamak olsun ki?
Kalça sallamayı bir Avrupalı kafasıyla düşünürsek ona hoş bir anlam yükleyemeyiz. Ancak Afrika milletleri dans ile doğup, ölene kadar dans ile yaşadıkları için bizim zihnimizde canlandığı gibi çıplak kadınların zengin erkeklere salladığı kalçalar ima edilmemektedir bu tanımlamada.
Graffitinin doğuşu hakkında yapılan anlatılar ve kaynak bilgilerinin yanlışlığı veya doğruluğu üzerine tartışılası değildir. Çünkü bilinmektedir ki “duvara yazı yazma” ilk toplumlardan beri süregelen bir davranıştır. İnsanlar geçtiği yerlere mesajlarını veya isimlerini bırakarak zamanda ve mekânda her daim kalıcı olmak isterler. Graffiti de o geleneğin Hiphop içerisindeki bir uzantısıdır ve yine -başlangıç aşamasında- Afrikalıların isyanını barındırmamaktadır.
Afrikalıların isyanını -ben buna başkaldırı demeyi tercih ediyorum- ortaya çıkaran ilk Hiphop öğesi Rap müziktir. Disk Jokeylik’in ortaya koyduğu farklı müzikler üzerine; -burası çok önemli- Afrikalı toplumların kendi şarkı söyleyiş biçimlerini uygulayarak ortaya koyduğu özgün bir müzik türüdür Rap. Batı toplumları gibi nağmeler içermemesi ve benzerlerinin sadece Afrika müziklerinde yer alması da bunun bir göstergesidir.
Ritimler üzerine konuşarak yapılan müziğin sertliği ve protest yapısı, Afrikalı gençlerin sorunlarını anlatması için önemli teşvik öğesiydi. Nitekim ilk başlarda gençlerin siyasî ortamın bunalımından uzak tutulması için başlatılan ve bir noktaya kadar da başarılı olan bu eğlence akımı, Rap müziğin doğuşuyla protest bir yapıya bürünerek tamamıyla siyasetin içerisine girdi. Meydanlarda savaşarak, sesini, Amerika’yı yöneten batılılara duyuramayan Afrika halkı için Rap müzik bir zaman sonra önemli bir silah hâline geldi. Çünkü meydanlarda toplanan göstericiler, kanunlarla veya gerekirse kaba kuvvet ile geri püskürtülebiliyordu.
Afrika halklarının haklarını korumak ve savunmak için kurulan sivil toplum örgütleri bir şekilde bastırılabiliyordu ancak Rap müziğin doğuşunun underground (illegal) olması ve şehrin herhangi bir caddesinden herhangi bir gencin bu müzik ile hükümete dilediğini söyleyebilmesi önüne geçilemez bir durumdu.
Bir meydanda toplanan göstericilerin çevresini sararak onları kontrol altına alabilir ve etkisiz hâle getirebilirsiniz ancak bu göstericilerin sokak aralarında ve ayrı ayrı yerlerde ise etraflarını sarmayı bırakın nerede olduklarını tespit etmeniz bile imkânsızdır.
Afrikalıların sorunlarını anlatabileceği ve haklarını savunabileceği yeni ve güçlü bir platformun doğuşu, her yaştan Afrikalının bu müziğe destek vermesini sağladı. Böylece Rap müzik önüne geçilemez bir hızla büyüyerek önce Amerika Kıtası’nın tamamına, daha sonra da Avrupa’ya ve oradan da tüm dünyaya yayıldı.
Bu yayılma esnasında dikkatinizi çekmek istediğim önemli bir nokta var. Almanya’da Türkler tarafından, Fransa’da Cezayir ve Arjantinliler tarafından, İngiltere’de ve İngiliz sömürgesinde olan ülkelerde ise azınlıklar tarafından ortaya çıkarılmıştır. Yani Hiphop, çoğunluğun değil azınlığın kültürüdür. Dikkatinizi çekmiş olmasını umuyorum ki, tüm ülkelerde de o ülkelerde yaşayan köleler, sömürgeler veya sözleşmeli işçiler tarafından yapılmıştır.
Velhasıl bilinmesi gereken en önemli nokta; Hiphop’ın bir eğlence kültürü olarak doğduğu, protest yapıda doğanın ise Rap müzik olduğudur.


Teoman Karadeniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir